31 Aralık 2013 Salı

Kışın Arıcılar Ne Yapar-3 ?

Ne yapar?

Bu başlıklar nereden çıktı diye merak eden varsa diye söyleyeyim. Bu soruyu 1 aydır soruyorum kendime. Arılığa her gittiğimde bir çok yarım kalmış işe saldırıyor hatta o arada yetişmek için de diğer yeni işleri başlatıyordum. Baktım ki işler tam istediğim gibi düzgün sonlanmıyor. Ben de yapılacak işleri liste yapmaya karar verdim. Bu paylaşımlar da yapılacak veya yapılan işlerin sizlere hatırlatılması. 

Evet ne yapar? Tabi ki kovan zımparalar.... 

Bakım şart eldeki malzemeye ne kadar iyi bakarsanız o kadar uzun süre dayanıyor. Haliyle de her yıl kışlama zamanında boşta kalan kat ve kovanların boyanması lazım. Bu durumda önce zımpara işi devreye giriyor. Zımpara işi için bir çok değişik zımpara türü var. Şu titreşimli makineler de işe yarıyor ama zımparalanacak malzeme çok olunca tank zımpara dedikleri zımparalar çok kullanışlı. 




19 Aralık 2013 Perşembe

Kışın arıcılar ne yapar-2 ?

Kışın arılar ne yapar sorusuna yeni bir cevap buldum.

Tabi ki arıların yanında kestane kebap yapar. Hep iş hep iş değil ya... Arada arılığın diğer güzelliklerinin de tadını çıkarmak lazım.


Hele de kestane kebaplar evlat elinde pişiyorsa... Yeme de yanında yat...

Kışın Arıcılar Ne Yapar?

Kış geldi.... Arıların sonbahar besleme ve bakımlarını yaptık. Bu saatten sonra kendi başlarınalar. Fakat arıcılar için arı işi bitti mi? Tabi ki hayır. Ne yapabilir arıcılar kışın?

Öncelikle arılığın etrafını bir toplamaları lazım. Özellikle sonbahar beslemesinde verilen keklerin poşetleri, mumu sıyrılmış çıtalar, diğer etrafa dağılmış malzemeler. Bunların hepsinin toparlanıp gerekiyorsa bakımının yapılıp bir sonraki yıla kullanılabilecek hale getirilmesi lazım. Yapılan genel hatalardan biri özellikle boş çıtaların sağa sola yığılarak yağmurla temizlenmelerini ummak. Unutulmamalı ki çıta üzerindeki mum ve propolisin yağmurla temizlenme imkanı yok. Bu nedenle mumlarının ve özellikle çıta kulaklarındaki propolisin temizlenmesi ayrıca mumu sıyrıldıktan sonra telli kalanların tellerinin temizlenmesi lazım. Bu sayede ilkbahar döneminde çıtalar ile uğraşılacağına arılara daha fazla zaman harcanabiliyor. 

Bunun ardından sezonda kullanılmış ve sonbahar bakımında birleştirmeler ile boşa çıkmış kovanların bakımına geçilmeli. Özellikle kovanların pürmüzlenmesi işlemi atlanmamalı. 


Öncelikle kovanların spatula veya benzeri bir malzeme ile iyice sıyrılıp temizlenmesi. Sonrasında pürmüzlemeye geçilmesi. 

Pürmüzlemede dikkat edilmesi gereken ise ısının kovan duvarlarındaki propolis ve mum kalıntılarını eritecek kadar uygulanması. Kovan duvarlar ve tabanındaki kalıntıları yakmaya çalışmamalı. Bu aynı bölgeye çok ısı uygulaması yapılması ile mümkün ki bu durumda kovanın ahşabı zarar görmeye hatta yanmaya başlayacaktır. 


Ateşi bol miktarda kullandığınızda bir kovan 1 dakikadan az bir sürede temizlenecektir. 

Bunlar da bitti peki sonra.... Sonrasında iş çok. 
Bu kovanların zımparalanması, 
Boyanması, 
Ana arı kutularının temizlenmesi ve boyanması
Arılıkta kovan yerlerinin hazırlanması
vs.vs. Zamanla hepsini yazmaya çalışacağım...

18 Aralık 2013 Çarşamba

Arıcılık Malzemelerinde veya Diğer Malzemelerden Pas Sökme

Arıcılıkta veya diğer işlerimizde kullandığımız bir çok demir malzeme zamanla paslanıyor. Pası gidermenin en iyi yollarından biri zımpara ama oldukça zahmetli. Bir yol olsa da şu zımparanın zor kısmını kolaylaştırsa.

Aslında iki yol var.

ÖNCELİKLE her iki yolda da işlem sırasında zehirli gaz çıkışı oluyor. Bu nedenle çok dikkatli olup kapalı ortamda bunu yapmayınız. Ayrıca ikinci yöntemde çıkan gaz aynı zamanda yanıcı parlayıcı. O nedenle ateşle yaklaşmamak ve yanında sigara içmemek lazım.

1. Bildiğiniz tuz ruhuna malzemeleri koymak. Özellikle plastik bir kabın içerisine koyduğunuz küçük somun, çivi gibi malzemelerin pasını tuz ruhunda 5-6 saat bekleterek atabilmeniz mümkün. Haliyle tuz ruhu ile çalışırken dikkatli olmanız gerektiğini de söylemeliyim. Tuz ruhu bulamayanlar aynı işi pas sökücü sıvılar ile de yapabilir.

2. Diğer yol ise akü şarj cihazı kullanarak işlem yapmak. Bununla ilgili aşağıda bir film ekledim. Bidonda bildiğiniz su var. Suyun elektrik iletkenliğini arttırmak için içine çamaşır sodası ekliyoruz. Sonra basını sökeceğimiz malzemeyi (-) kutba bağlıyoruz. (+) kutba ise eski bir demir parçası bağlayarak malzemeleri suya bırakıyoruz. 5-6 saat sonrasında malzemeleri sudan çıkarıp bez ile siliyoruz ve ince bir zımpara yapıyoruz. Sonuçta hafif bir karartı haricinde tertemiz olduklarını göreceksiniz.

13 Kasım 2013 Çarşamba

2013-2014 Arıcılık Kursları Planı

Her yıl olduğu gibi bu yılda kısmet olursa ilki Büyükçekmece Halk Eğitim Merkezi ve ikincisi de Silivri Halk Eğitim Merkezi katılımıyla uygulamalı arıcılık kurslarımızı açacağız. Büyükçekmece Arıcılık Kursunu umudum o ki Şubat sonu Mart başında, Silivri Arıcılık Kursunu da Mart sonu Nisan başında açmayı planlıyoruz. Kurslara katılım için Büyükçekmece'de Ziraat Odası ile ve Silivri için de  Silivri Halk Eğitim Merkezi ile iletişime geçmelisiniz. Kursların açılacağı tam tarih belli olduğunda ön kayıt yaptıran öğrenci adayları ile yeniden iletişime geçilecektir. 

Büyükçekmece Ziraat Odası İletişim
Telefon
0 212 881 20 60
0 532 704 42 70

Silivri Halk Eğitim Merkezi
0 212 727 25 96
0 212 727 54 24


2013-2014 SEZONU BAŞLADI

Ne kadar da çok iş varmış meğer.... 

En son 14 Haziranda gönderi yapmış ve sonrasında ise hiç sesim çıkmamış. Neler yaptık neler gezdik....

Öncelikle bu yılın hasadını tamamladık. Hasat umduğumuz gibi gitmedi. Bala ayırdığımız arılardan koloni başına 19 kg bal alabilmişiz. 30 kg rahat bulabildiğimiz halde bu rakam pek de iyi bir rakam değil. Sebepler izlenimime göre ağırlıklı mevsim kaynaklıydı. Kestanede sırayla yağan 3 yağmur umutları tüketmemize sebep oluş, kısmet ayçiçeğine diyerek arıları geri getirmiştik. Ayçiçeğinde de esen rüzgarların çiği uçurması ve nektar bağlamanın az olması bizi üzmüştü. Her zaman bağladığımız söz ile 2012-2013 sezonunu kapatmak lazım. "Çiftçinin karnını yarmışlar 40 tane SENEYE çıkmış." ....

Gelelim yeni sezona... Her zaman dediğim gibi sezon bana göre sağım sonrasında arılara ne kadar iyi bakabildiğiniz ile ilgili. Yani 2013-2014 sezonu aslında 2013 yılı bal sağımından sonra başlıyor. Neler yaptık..

1- Hızlı bir şekilde yavru atımını hızlandırmak için besleme..
2- Fazla çıtaların alınması...
3- Arıların sıkıştırılması...
4-Varroa ilaçlaması...
5-Mutlak suretle ana arı yumurtlama kontrolü ve yaşı geçenlerin değiştirilmesi...

Bunlar ilk aklıma gelenler. Bir çok detay da var tabi ki...

Sonrasında Ukrayna'da düzenlenen 43. Apimondia kongresine katıldık...

Hoş ve güzel bir seyahatti. Maalesef ülkemizden bu organizasyona katılım ile ilgili bir aktivite göremeyince - ki kendim bir kaç tur şirketini arayıp böyle bir etkinliğe tur düzenlemeniz mümkün mü diye sormama rağmen- Bulgaristan'dan hareket eden guruba katılmayı uygun gördüm. Çorlu'dan arıcı arkadaş Ali, Yine Çorlu'dan Enişte ve Silivri'den Ruhşen ile beraber düştük yollara...

Yol yorucuydu. 27 Eylül 2013 Cuma akşam 20'de otobüse bindik. Otobüsten Cumartesi sabahı tur otobüsüne aktarma ve Ukrayna Kiev'e varmamız 29 Eylül 2013 Pazar öğlenden sonrasına kadar sürdü. Tur otobüsü ile daha yola çıkar çıkmaz yaşadığımız macera dışında yolculuğumuzda sorun olmadı. Balatalar sıkışınca bir yangın kazası atlatmışız. 


Yolda verilen molalardan birisi...


Yolda verilen molalardan bir diğeri. Yolculuk boyunca 3-4 saatte bir mola verince haliyle mola sayısı 10 civarı oluyor. 


Pazar sabahı Ukrayna'ya vardığımızda bir arıcılık işletmesi gezilecek dendi. İşletmenin bizim işletmelerden farkı pek de yoktu. En çok dikkati çeken şey ise ki bunu fuarda da fark edebiliyorsunuz büyük işletmelerin hemen hemen tümü kendi markası ile bal üretimi yapıyor. Buradaki arılığın gelen müşteriye görsel zenginlik sunma amaçlı hazırlandığı hemen belli oluyor zaten. 


Eski kovan modellerinden biri.


 Çorlu'dan arıcı arkadaş Ali, Yine Çorlu'dan Enişte ve Silivri'den Ruhşen yol arkadaşları...


Kiev meydanından (Ukraynaca söylenişi Maydan Nezalejnasti) bir görüntü. Plana giren özgürlük heykeli...


Bu heykel de meydan da. Etrafındaki yazılarda Kiev'in diğer ülke başkentlerine olan uzaklığı yazıyor.


Yemek kültürü bize kesinlikle uymayan bir ülke Ukrayna... Kaldığımız süre boyunca aç kaldım desem yeri. 2 kez gidip Hamburger menü yediğimiz zaman haricinde hep aç kaldım. Sen alışamamışsın diye düşünülebilir. Sabah kahvaltısında etli patates ve çaya kim alışabilir ki...
Burası meydan da bulunan işletmelerden biri. Soğuk sandviç bekliyoruz. 


Kiev Metroları ile ünlü bir kent. Marmaray konusu daha sıcak iken düşününce bizde de umarım bu şekilde olur. Şehrin her yerine Metro ile ulaşmak mümkün. Kaldığımız süre boyunca metroyu kullandık. Türk Lirası olarak biletler 0,50 TL'ye denk geliyor. Aşağıdaki fotoğraf meydandan metroya giriş. Tahmini 100 metre kadar bir yürüyen merdiven ile yer altına iniliyor. Her durak farklı bir anlama ve şekle sahip..


En sonunda fuar kaydı yaptırmak için fuar alanına geldiğimizde organizasyon hataları ile yüzleşiyorsunuz. Yaklaşık 300-400 kişinin sürekli sırada beklediği, giriş işlemlerinin çok uzun sürdüğü bir kayıt işlemi vardı. Giriş için 55 Euro ödedik. Değer miydi? Bilemiyorum....


Aslında bizi mutlu eden olaylardan biri etkinlik sonunda yapılan seçimle 2017 Apimondia'nın İstanbul'da yapılması sonucu çıktı. Sonuç güzel ama umarım yetkililerimiz bu duruma şahit olmuştur da aynı durum bizde yaşanmaz. 


İçeri girince ilk dikkati çeken çok da büyük bir etkinlik olmadığı. Bizim Feshane'de yapılan etkinlikten biraz büyük. Feshane'den farkı katılımın daha uluslar arası olması. Farklı malzemeler ile yapılan sunumlar dikkat çekiciydi.



Bizdeki Mehmet Gençünal'ın yaptıklarını yapan Sırbistan'lı arkadaş. Ruhşen ile daha önceden tanıştıkları için birer kahve içimi mola verdik.


Katıldığımıza dair resimli bir belge olsun dedik....


Bulgaristan'dan hareket eden iki otobüs katılımcının tamamı. Çok şen şakrak bir gruptu. Fuar harici özel gezilerden biri...


Gezmenin yanında arada eğlenmek de lazım....


Ukrayna dönüşü Bulgaristan'da arıcılık yapan bir arkadaşın arılığı. Kendisi aynı zamanda kovan üreticisi...


Bütün bu gezi sırasında özelikle grubun bir birini tutması, söylenenleri karşılıklı dinlemeleri çok hoştu. Otobüste sırayla kendileri ve arıcılık ile ilgili konuşmaları. Konuşanlara kimsenin müdahale etmeden dinlemesi dikkat çekiciydi. Arıcılık anlamında pek de farkımızın olmadığını da gözlemlediğimi söylemek isterim.

14 Haziran 2013 Cuma

Mayıs Sonu Arılık Görüntüleri


Arılar Yavru Uçuruyor from zeusfaber on Vimeo.

Güzeller kanatlarını alıştırıyor....

Arıcılıkta bakılası manzaralardan biri de bana göre yavru uçurma sahneleri. İlkbaharda mevcut durumu nedeniyle az olan bu sahneler özellikle kat atma sonrası mevcudun iyice artmasıyla hoş olmaya başlıyor. Bir de üzerine arılıkta tüm arılar yavru uçurmaya başlayınca ohhhhh yeme de yanında yat. Ben genellikle bu sahneleri ordu eğitiminde bölüklerin veya timleri aynı yerde eğitim yapmasına benzetiyorum. Sonuç itibari ile hoş sahneler.....Filmlerini çekmiştim ama blog düzgün bir videoya izin vermiyor. Vimeo'dan yapabilirsem eklerim. Şimdilik resimler ile idare edelim.






O kadar ana arı çiftleşme kutusu resmi paylaştıktan sonra sonuçları paylaşmazsak olmazdı. Öncelikle memelerden çıkış ve devamında da yumurtlamaya başlamış ana arılar. Haliyle bu yıl kırmızı çok yakışıyor fıstıklara.





27 Mayıs 2013 Pazartesi

Haftasonu Faaliyetleri

Konu konu atarken işler o kadar bir biri içine girdi ki konu olarak bağlayamayacağımı fark ettim. O zaman orataya bir karışık....

Plastik kovan veya plastik taban. Oldukça fazla konuşuldu üzerinde. Tabanların oldukça iyi olduklarını deneyerek gördükten sonra (özellikle polen toplamada) 120 tane almıştım. Kullanımları güzel tamam ama o alt çekmecelerin temizliği insanı bitiriyor. Tam bir bulaşıkhane....



Hafta içi ana arı kullanarak yapılmış bölmeler. Ana arı kutularının fotoğrafları da aşağıda zaten.


Ana arı kutularını tarih açısından takip etmek... (Ana arıyı al memeleri ver. Yavru durumunu kontrol et. Çok sıkıştı kapalı yavrusunu al. Zayıf kaldı kapalı yavru aldığından destek ver. vs.) İşçilik gerçekten zor. Yoğun ana arı üretimi yapanlara Allah kolaylık versin. Kutular yukarıda olduğunda bakımları da kolay oluyor. Ana arı kontrolü kovan kontrolünden kolay hale geliyor. Tüm arıcı arkadaşlara kendi ana arıları ile bölme yapmak nasip olur inşallah.




Kutularda şaşma olmasın biraz aralıklı dizelim derken koca alan bize dar geldi... Yayıldık iyice. İyi de oldu ama. Kutuların önünde normalde değişik şekiller olması lazım. Onu yapmadık ama giriş deliklerinde renkli kapaklar var. Ne kadar renkli kapak da olsa yine de yönlerini farklı taraflara çevirip aralarında da en az 2 adım mesafe bırakmaya çalışıyoruz. Tek zorluğu yürüme mesafesinin artması :-)


Kadrolar iyi...



Fotoğraflara bakınca arılığı hep doğu tarafından fotoğrafladığımı fark ettim. Neden? Bilmem... Bu sefer de batı tarafından çekeyim dedim.

2013 Yılı Arıcılık Destekleme Tebliği

2013 Yılı Arılı Kovan Desteklemesi Tebliği yayımlandı.

Başvuru Başlangıç Tarihi: 03.06.2013

Başvuru Bitiş Tarihi: 20.07.2013

Kontrol Tarihleri : 03.06.2013 - 04.10.2013 tarihleri arası.

Destekleme Miktarı: 8,00 TL /Koloni

Arılı kovan desteklemesi
MADDE 11 (1) Arıcılık kayıt sistemine (AKS) kayıtlı, en az 30, en fazla 1000 adet arılı kovana sahip yetiştirici/üretici örgütü üyesi arıcılara, aşağıda belirtilen esaslar çerçevesinde arılı kovan başına destekleme ödemesi yapılır.
(2) Destekleme ödemesinden yararlanacak arıcı, arıcılığın bulunduğu ilin il/ilçe müdürlüğüne 3/6/2013-20/7/2013 tarihleri arasında aşağıdaki belirtilen belgelerle şahsen veya üyesi olduğu yetiştirici/üretici örgütü aracılığı ile başvuruda bulunur;
a) Dilekçe (Ek-1),
b) Arıcı kayıtlı olduğu il/ilçe dışında müracaat ediyorsa arı konaklama belgesi ve veteriner sağlık raporu.
(3) Desteklemeden faydalanacak arıcının, işletmesinin Türkvete kayıtlı olduğu ilde kurulmuş yetiştirici/üretici örgütü üyesi olması zorunludur. Ancak, kayıtlı olduğu ilde kurulmuş herhangi bir yetiştirici/üretici örgütü olmaması durumunda komşu ildeki yetiştirici/üretici örgütüne kayıt olması gerekmektedir.
(4) Arıcı, kovan tespitlerini dilekçe verdiği il/ilçe müdürlüğüne süresi içinde yaptırmak zorundadır.
(5) Desteklenecek arılı kovanlar plakalı ve kayıtlı olmalıdır.
(6) İl/ilçe müdürlükleri, destekleme talebinde bulunan üreticilerin işletmelerini 3/6/2013-4/10/2013 tarihleri arasında arılıkta inceleyerek Arılık ve Arılı Kovan Tespit Tutanağını (Ek-2) düzenler. Dilekçede (Ek-1) beyan edilen arılı kovan sayısını geçmemek üzere, arılıkta yapılan tespitteki kovan sayısı üzerinden değerlendirme yapılır. Tespit sırasında 30dan az arılı kovana sahip olan arıcılar desteklemeden yararlanamaz. Bağlı bulunduğu ili dışında başvuruda bulunan gezginci arıcılar için tespit tarihi bitimi 6/9/2013tür. İl/ilçe müdürlükleri, gezginci arıcıların desteklemeye konu olan belgelerinin (dilekçe, Arılık ve Arılı Kovan Tespit Tutanağı, Arı Konaklama Belgesi ve Yurt İçi Hayvan Sevklerine Mahsus Veteriner Sağlık Raporu) asılları veya onaylı suretlerini üreticinin işletmesinin kayıtlı olduğu il/ilçe müdürlüğüne 20/9/2013 tarihine kadar gönderir.
(7) İl sistem sorumlusu tarafından AKSden ilçeler bazında alınacak Arılı Kovan Hak Ediş İcmali (Ek-3) kontrol amacı ve askı için ilgili ilçe müdürlüklerine en geç 25/10/2013 tarihine kadar gönderilir.
(8) AKS'de birliklere göre düzenlenen arılı kovan hak ediş icmalleri 4/11/2013 - 15/11/2013 tarihleri arasında on iş günü süre ile arıcının kayıtlı olduğu il/ilçe müdürlükleri ve bilgi amaçlı olarak birliklerde tutanaklı olarak askıya çıkarılır ve itirazlar il/ilçe müdürlüklerince alınır. Askı süresi bitiminde 18/11/2013-22/11/2013 tarihleri arasında 5 iş gününde itirazlar değerlendirilerek sonuçlandırılır. Askı süresince herhangi bir itiraz olmaz ise, Ek-3teki bilgiler doğru kabul edilir. Daha sonra yapılacak itirazlar değerlendirmeye alınmaz ve herhangi bir hak doğurmaz.
(9) İlçe müdürlükleri tarafından askı sonrası onaylanan arılı kovan hak ediş icmalleri 29/11/2013 tarihine kadar il müdürlüğüne gönderilir.
(10) İl müdürlüğünce AKSden alınan Arılı Kovan Destekleme İcmali (Ek-4)nin onaylı bir sureti 10/12/2013 tarihine kadar HAYGEM'e ve elektronik ortamda aricilik@tarim.gov.tr adresine gönderilir.

17 Mayıs 2013 Cuma

Mecburiyetten Kanola Balı Sağımı

Bahar ilerledikçe arılar da gelişimini sürdürüyordu. Gelen nektar ağırlıklı yavru alanlarının üzerinde tutuluyor veya yavruya yediriliyordu. Ama birden ısınan hava arıları birden balı biriktirmeye yönlendirince kanola balını arılardan sağmak kaçınılmaz oldu. Ağırlıklı olarak çift kattta ve 12 çıta ve üstünü saran arılarda en az iki bazen de 8-10 çıtaya varan bal vardı. Biz sağsak mı sağmasak mı derken kaybettiğimiz 3 gün yüzünden bazı çıtalarda balın donduğunu görmek oldukça ilginçti.

Sonuç itibari ile kanolaya arı getiren veya kanola yakınında arısı olan arkadaşlar. Kanola geçtiği anda eğer ki arılarınız bal biriktirdiyse sağınız. Aksi takdirde kanola balı çekilen çıtalardan yavru anlamında bir şey beklemeyiniz. Hatta bu çıtalarda yavru olmasını geçtim normal sağımınızı yaparken bu çıtalardaki balların donacağını ve bu çıtalardan bal alamayacağınızı biliniz.

Kanola ile arıcılık oldukça zor gerçekten. Kanolada arıyı takip etmek, çıta ihtiyaçlarını karşılamak, Kat isteyenlere kat vermek.... Arı sizin umduğunuzdan çok daha hızlı gelişiyor. Güzel mi güzel amagerçekten arıları sürekli kontrol altında tutmak lazım.